Ak Parti Mudanya Belediye Meclis Üyesi Emre Akdemir'den Dikkat çeken açıklamasıyla Mudanya Belediyesinin Güzelyalı İmar Planlarında ki yanlış tutumunu gözler önüne serdi.
Güzelyalı İmarsız Ama Vurdumduymaz Kim?
Mudanya’mızda İmar Sorunları Aldı Başını Gidiyor.
Birkaç imar planı hükümsüz kalmış durumda, bazılarında imar durumu verilemiyor, bazıları taslak olarak kalmış. Artık çevre ilçelerde bile bu durumlardan adımız kötüye çıkmış, “Mudanya’dan yer, daire alınmaz. Çok sorunlu.” gibi bir imajımız oluşmuş.
İmar sorunun en başında Güzelyalı planı geliyor. Çünkü 104 bin nüfuslu Mudanya ilçesinde bu plan dahilinde neredeyse 40 bin kişi ikamet ediyor. Kırsal alanları hesaba katmazsak kent nüfusunun belki de yarısı, Güzelyalı planı olarak bildiğimiz planlı alanlarda yaşıyor(du).
Peki ne oldu? Bu soruya bildiğim gibi değil, Mudanya Belediye Binasının 3.katının panosuna asılmış 04.09.2019 tarihinde kamerama aldığım ilana göre cevap vermek istiyorum ki kişisellikten uzak ve objektif bir yaklaşım olsun. Fotoğraf olarak da eklediğim bu ilanı takipçiler de okuyabilirler.
Özetle;
Parsel bazlı bir dava açılmış. Mahkeme; Şubat 2019’da bir karar almış. Ortaya plan iptali konusunun parsel bazlı mı ya da planın tümüyle mi ilgili olduğu konusunda karışık bir sonuç çıkmış. Bursa Büyükşehir Belediyesi sorumluluk gösterip planın parsel bazlı mı ya da planın tümüyle mi ilgili olduğu konusunda Mart 2019’da mahkemeye soru sormuş… Mahkeme iptalin parsel bazlı olduğu yanıtını vermiş. Sular durulmuş. Peki Mudanya Belediyesi ne yapmış?
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin mahkemeden elde ettiği cevabı beğenmemiş, mahkemeye yeniden sorma ihtiyacı hissetmiş. Mayıs 2019’da gelen görüşe göre plan tümüyle iptal olmuş... Konunun böylesine irdelemesini, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden aldığı yanıtla yetinmek istemeyip sorgulamaya devam etmesini, işleri negatif yönlü bir şekilde kurcalamasını Mudanya Belediyesi açısından iyi niyetli bulmuyorum. Hukuka ve sonuçlarına tabi ki saygımız var, ancak ne hikmetse Mudanya Belediyesi konuya dahil olunca işler karışmış ve mahkeme yeniden inceleyip planın tümünün iptaline karar vermiş. Bu, Mudanya Belediyesi ile ilgili birinci eleştirim. Diğer bir eleştirim ise şöyle… Niçin böylesine önemli bir konuda ilk adım öncelikli muhatap Mudanya Belediyesi olmasına rağmen Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından gelmiş? İlanda yazılanın tam aksi bir durum söz konusu değil mi? Anlaşılan o ki Mudanya Belediyesi gelişmelerin ilk başında konuyla ilgili hiç titiz davranmamış, ağır kalmış. Mudanya Belediyesi çözüm için başrolde yer aldığı bir sorunda, ne kadar emek verdi, ne kadar kafa yordu acaba? Benim bu konuda çok derin şüphelerim var… Sonuç olarak belki de planın iptal olmayıp tüm işlemlerin sorunsuz bir şekilde devam etmesinin mümkün olabileceği bir senaryoda, Mudanya Belediyesi’nin konuyu fazlaca irdelemesini, mahkemeye yeniden sormasını ve bu adımları Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin olumlu sonuç aldığı girişimlerden sonra ve geç bir şekilde takip etmesini kesinlikle makul bulmuyorum.
Gelelim günümüze. Mudanya Belediye Başkanı Sn. Hayri Türkyılmaz, konunun çözümünde bu kadar mücadele eden ve daha erken davrandığı görülen Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni algı yapmakla itham etmekte. Peki, Sn. Türkyılmaz’ın başkanı olduğu Mudanya Belediyesi konuyla ilgili ne kadar mesafe alabildi? AK Parti grubunun dava konusu parsellerin plan dışı bırakılıp planın yeniden revize edilmesi önerisi niçin olumlu ya da olumsuz bir şekilde aylar boyunca cevaplanmadı?
Altıntaş sınırındaki bir problemden dolayı, şehrin diğer ucunda Ömerbey Mahallesi, Yeni Mahalle bitişiğinde yaşayan Yalı Mahalleli, Siteler Mahalleli vatandaşlarımız sıkıntı yaşamakta. Mudanya Belediyesi planı, geçen 2 sene boyunca nasıl daha ufak parçalara ayıramadı? Bürokraside muhatap kurumlarla yazı dili dışında ne kadar yüz yüze diyalog kuruldu? “Kuruma yazdık cevap bekliyoruz.”, “Bakanlık buna el atsın.” anlayışıyla insanlarımız kaç sene daha mağdur olacak? Kaç vatandaşımız parasını verip satın aldığı dairelerinde yapı kullanım izni alamadan oturmak zorunda kalacak? Kaç vatandaşımız şantiye tarifelerinden elektrik ve su faturası ödeyecek? Kaç proje müellifi iflas edecek? Kaç müteahhit ve müteahhide bağlı çalışan esnaf, alt yüklenici batacak? Kaç arsa sahibi payını almak için yıllarca fazla süre beklemek zorunda kalacak? Kaç vatandaşımız gayrimenkul değerleme yaptırırken olumsuzluklar yaşayıp kredi kullanırken bankalarda mağdur olacak? Kaç milyon Türk Lirası Mudanya Belediyesi’nin vergi ve harçlardan kaybı olacak? Kaç sene daha insanlar Mudanya’dan mülk edinirken büyük çekincelere sahip olacak?
Eminim ki Türkiye’miz içinde Mudanya; denizi kıyısı olan, etrafı zeytinlik ve diğer tarım arazileri ile çevrili ve aynı zamanda tarihte imar planları iptal olmuş tek ilçe değil… Bu problemlerin giderilmesi senelerce sürüyorsa, belediye idaresinde ve sorun çözme mekanizmasında birtakım eksiklikler var demektir. O zaman algıyı yapanı uzaklarda aramamak gerekli. Belki de algıyı yapan, algıyla itham edenin ta kendisi…