BARIŞ ve KARDEŞLİK ÜZERİNE22 Eylül 2019, 12:28 Barış ve Kardeşlik sözlerinin en çok kullanıldığı ortamlar barış ve kardeşliğin bittiği yada zedelendi alanlardır. İlk barış ve kardeşlik sözlerini 1977 yılında Maraş ve Malatya’da duydum, askerliğimi yaptığım o yıllarda sağ ve sol kavramları altında toplanan “devrimciler” amaçlarını özgürlük, barış ve kardeşlik üzerine tesis etmişlerdi. Her iki gurubun dillerine pelesenk etiği bu cümleler güncel olarak yerelde ve genelde yine telaffuz edilmeye başlanması beni endişeye sevk ediyor. Neden mi? 1977 yılında telaffuz edilen kardeşlik ve barışı tesis etme istekleri yüzlerce Türk evladının hayatını kaybetmesiyle sürdü gitti. Kimine göre bu hareket demokrasi hareketiydi, kimine göre özgürlük hareketi. Ne özgür olduk ne kardeş olmayı becerebildik. 1913 lerde Çanakkale’de yazılan kardeşlik destanını 100 yıl sonra okumuş beyinler bile gerçekleştiremiyor. Çünkü; bu günlerde dillerden düşmeyen, barış ve kardeşliğin temelinde insan ve vatan sevgisi yok. İdealiniz ne olursa olsun, Milliyetçi ve Sosyalist gençliğin başlattığı hareket yüzlerce Türk gencinin aynı görüşte değil diye Demokrasi adına sokaklarda öldürülüp, okullarda genç kızarın aynı fikirde değil diye saçlarından sürüklenerek hunharca dövüldüğünü gördüm ve bunu yapanların dillerinden barış ve kardeşlik nağmeleri dökülüyordu. Sonra ne oldu, yıllarca süren kaos ve cinayetler yılları bir anda sihirli değnek değinmişçesine bitti. Neden bitirildiği konusuna değinmek istemiyorum, anlatsam sayfalara sığmaz. Peki ölümler bittimi? Çalıştığım fabrika grevdeydi ve ben grev gözcüsüydüm, grev çadırında 12 Eylül 1980 sabahı gözümüzü açtığımızda bir askeri Revo ile karşılaştık. Araçtan inen rütbelinin bize ilk söylediği söz “gözünüz aydın beklediğiniz devrim gerçekleşti” Beklediğimiz “devrim”! Türkiye’m insanı, kan ve gözyaşının bitip Türkiye’de barışın tesis edileceği sanılırken, asılsız ihbarların başlamasıyla evlerden toplanan yüzlerce gencin akıbeti meçhuldü, işkence ve sorgulamalar sırasında ölenlerin sayısı barış ve kardeşlik mücadelesinde verilen canlardan az değildi. Velhasıl! Afganistan, Irak, Mısır, Tunus, Cezayir, Libya, Kafkas ülkeleri ve son olarak Suriye’de yaşanan olaylar Barış ve Kardeşlik naraları atan sömürgeci ülkelerin oyunları değimli? Buralarda binlerce insan Barış ve Kardeşlik katledilmedi mi? Lütfen bana kimse, özellikle her konuşmasında bu kelimeleri kullanarak, avazı çıktığı kadar bağırarak söylemesin. Ben yaşadığım yerde, yaşadığım insanlarla yeteri kadar barışık ve kardeşim. Benim yaşadığım topraklarda kimse barış ve kardeşlik diyerek benden takdir beklemesin. Ben Demokrasiye inanan insanım. Ama; barış ve kardeşlik adına, demokrasi ve özgürlük adına bu güne kadar barış ve kardeşçe yaşadığımız KÜRT kardeşlerimin üzerinden pirim yapma gayreti içinde onları kullanan, açıkça biz PKK’lıyız diyen HDP’li hainleri destekleyen, onları onore eden, onlara memleketimde konuşlanmasına göz yuman vatan hainlerine, “biz sizin kardeşliğinizi barışınızı değil, bu bayrak altında bu toprakları vatan olarak kabul eden, Millet olan, Birlik olan, Bir olan barış ve kardeşliği yaşıyoruz”. Siz gölge etmeyin yeter.
Diyorum… Bu haber 1444 defa okunmuştur.
|
HAVA DURUMUNÖBETÇİ ECZANE
|